Monday, January 4, 2010

Procrastination vs. procastrination

Procrastination, türkçesi var mı ki bunun?

Bir işe başlayamama hali. Ödev yapacağına evi temizleme, dizi izleme, kitap okuma, çamaşır yıkama durumları.

Nedenini bilemiyorum, bir tür başlama korkusu herhalde. Freudian slip giydiğim içindir ki sürekli olarak "procastrination" diye yazıyorum mereti. Zira hakikaten bir verimsizlik, bir kısırlık hali söz konusu.

Yarın tezimi teslim ediyorum yahu. Sabahın 8'ine kadar "tez yazıcaaaaam öeöeöe" diye uyumadım. Word dosyasını bile açmam saatlerimi aldı. Ne bu şimdi? Yazıp kurtulmanın rahatlığından bünyemi mahrum kılan nedir, kendimi mi cezalandırıyorum, nasılsa son anda kotarırım diye gereksiz bir güven mi var, napıyorum ben? Sınırlarımı hep başkaları mı çizecek kuzum, 9-5 işim olacak da ancak mı çalışıcam, sorumluluk bana verildiğinde gerginlikle karışık bir son ana bırakma politikası mı hükmedecek bana?

Tembel değilim, üşengeç değilim, korkuyorum resmen. Başlamaya korkuyorum.

24 sene oldu, başlayıp bitiyor her halt, hala korkuyorum.